Dış Kulak Hastalıkları Ankara
Dış Kulak Hastalıkları Nedir?
Yaz aylarında girilen deniz veya havuzlar ile kapalı yüzme havuzlarındaki suların kirli olmasından dolayı bulaşan enfeksiyonlar “dış kulak hastalıklarına” neden olmaktadır. Bu hastalık kişide şiddetli kulak ağrılarına, akıntılara, duyma zayıflığına, kulakta şişkinliğe ve kızarıklıklara yol açmaktadır. Bu gibi durumlarda hasta yemek yiyemeyecek duruma gelmekte ve kulağı su, nem vb. durumlardan korumak gerekmektedir.
Dış Kulak İltihabı Ankara Risk Faktörleri
Dış kulak enfeksiyonundaki en önemli risk faktörleri hastanın önceden kulak enfeksiyonu geçirmiş olması, kulağa giren suyun kirli veya bakteri içeriyor olmasıdır. Bu yüzden dış kulak hastalığı daha çok önceden bu hastalığı geçirmiş olan kişilerde risk oluştururken bu kişilerin duş alırken, havuza yada denize girerken kulaklarını su ile temas ettirmeyecek şekilde önlem almaları gerekmektedir. Önceden kulak ile ilgili bu tarz rahatsızlıkları olmayan kişilerin önlem almasına gerek yoktur.
Ayrıca;
- Kontrol edilemeyen ve kronikleşmiş şeker hastalığı olanlar,
- Organ ve doku nakli olan hastalar
- Kanser tedavisi gören hastalar
- İştahsızlık yaşayan ve kronik hastalıkları olanlar
- AIDS’li hastalar
dış kulak hastalıkların karşı çok dikkatli olmalıdırlar.
Dış Kulak Hastalıklarının Nedenleri
Sıcak ve nemli bir yapı olan dış kulak virüs vb. mikropların rahatlıkla üremesine ve hastalıkların meydana gelmesine neden olmaktadır. Daha çok yaz mevsiminde görülen hastalık kulak içerisindeki ince doku üzerinde görülen virüs ve mikroplar nedeniyle oluşmaktadır. Bu tip kulak hastalıkları orta kulak hastalığına nazaran alerjik durumlardan kaynaklanabilmekte ancak bu hastalığın oluşmasındaki en önemli etken virüs vb. bakteriyel enfeksiyonlardır.
Bu hastalığa neden olan bakteriyel enfeksiyonlar şiddetli kaşıntılara, duyma bozukluğuna ve ağrıya yol açmaktadır. Bu nedenle hastalığın tedavisinde kulağın su, nem vb. dış etkenlerden korunması ve uzman bir kulak burun boğaz doktoru tarafından yapılacak temizleme işlemi sonrası vereceği ilaçların ve pansumanların düzenli bir şekilde yapılması önem arz etmektedir. Bu tarz bakteriyel enfeksiyonlar sık sık pansuman edilerek hastalığın kronikleşmesi engellenmelidir.
Ayrıca kulak yolunun sürekli kulak çöpü ile temizlenmesi, kulağa yabancı cisim sokularak kulağın karıştırılması kulak içerisindeki koruyucu tabakayı ortadan kaldırarak hasar vermekte ve çok çabuk bakteriyel enfeksiyonlara neden olmaktadır.
Sürekli duş alınması, yüzülmesi vb. gibi davranış biçimleri kulağın su ile aşırı temasına neden olmakta ve bu durum kulak yolundaki önleyici tabakaların tahrip edilmesine ve bu nedenle de mikropların çoğalmasına neden olmaktadır.
Bu nedenlerin dışında;
- Pis suda yüzmek veya kulağın temas etmesini sağlamak,
- Kulağı kaşımak
- Kulak içerisinde tehlikeli/yabancı cisim bulunması
- Alerjik hastalıkları
- Kulağın yıkanması/yıkatılması
enfeksiyonlara neden olmaktadır.
Dış Kulak Hastalığının Belirtileri
- Ağrı
- Kaşınma
- Akma
- Tıkanma
en önemli belirtileridir. Bu belirtilerin yanı sıra bazı hastalarda ateşlenmede görülebilmektedir.
Görülen ağrı baş, boyun ve göz etrafına yayılabilmekte ve kulağın hareket etmesine neden olan davranışlar ağrının şiddetini artırabilmektedir.
Bunların yanı sıra; kulak içerisinde kötü kokulu, koyu renkli sıvı akmaları, kızarmalar, şişlikler, kulak çevresinde döküntüler vb. durumlar görülebilmektedir.
Bu tür belirtilerin varlığı halinde zaman kaybetmeden uzman bir kulak burun boğaz doktoruna görünülmesi gerekmektedir.
Dış Kulak Hastalığı Tedavisi Ankara
Bu hastalığın tedavisi için kulak burun boğaz uzmanın danışılmadan kullanılan ağrı kesici vb. türden ilaçlar ağrının artmasına ve uzun dönemde duyma kaybına neden olabilmektedir. Bu yüzden kulakta bulunan enfeksiyonların ve pisliklerin temizlenmesi için bir kulak burun boğaz doktoruna görünülmeli ve doktorun vereceği ilaçlar kullanılarak tedaviye başlanılmalıdır.
Hastalığın tanısı daha çok fiziksel muayene ile yapılmakta ve muayene sonrası doğrudan tanı konulabilmektedir. Tanı sonucunda tedavi işlemi kişiden kişiye farklılık göstermekle birlikte hastalığın durumuna göre damlalarla veya antibiyotiklerle tedavi söz konusu olmaktadır.
Ağrı şiddetli ise hastaya ağrı kesici verilmekte ve kulağın su ile temas etmemesine özen gösterilmektedir. Tedavinin düzgün uygulanması halinde birkaç gün içinde şikayetlerde azalma ve 7-10 gün içerisinde de tamamen iyileşme görülmektedir. Bu hastalığın tanısı ve tedavisinde erken hareket edilmesi ve müdahalenin erken dönemde yapılması ilerleyen dönemlerdeki ağrıların şiddetini azaltmakta ve enfeksiyonun vücudun diğer bölgelerine yayılmasının önüne geçmektedir.
Tedavi süresince dikkat edilmesi gereken hususlar;
- İlaç kullanımı boyunca kulağın su ile temas etmemesine özen gösterilmeli,
- Banyo yaparken veya saçları yıkarken kulaklara pamuk tıkayarak su kaçması engellenmeli
- Yüzme vb. gibi aktivitelerden uzak durulmalı
- Doktorun tavsiye ettiği damlalar ve ilaçlar dışında hiçbir ilaç kullanılmamalı
- Kulağı, kaşıma, içine yabancı cisim sokma ve sarsma gibi hareketlerden uzak durulmalıdır.
